İNSANOĞLUNUN ACIMASIZLIĞI: DÜZ DÜNYACILAR-Hasan Akarsu

Sezgin Kaymaz 1962 Sinop doğumlu olup birçok üniversiteye girip bitiremeden ayrılır. Oyuncu ve teknik direktör olarak hentbolla uğraşır, takımlarda görev alır, sporla ilgilenir. Düz Dünyacılar, yazarın yeni romanıdır ve felsefi bir derinlik taşır. Porsche marka arabayla arsa bakmaya giderken kaza yapıp öteki dünyaya giden Ali Ulvi ile Kenan’ın Cebrail melekle konuşmalarıyla başlar roman. Melek anlatır Varlığa: “Hepsi kendisidir”. Kendi olan ise Düz Dünyacı’dır. Sonlu varlıktır sonsuzluğu anlayan. Her varlığın bir hakkı vardır. Eşek, kuş, balık, köpek, insan vb. hakları ayrımı yoktur. “Düz bakınca düz görünür her şey.” Düz bakış kör bakıştır. Düz Dünyacılar, kandırır, aldatır, sömürür ve ezer. İnsan bugün de olgunluğa erişememiştir. Bir rahip sorgulandığında, kilisede birçok çocuğa tecavüz ettiği anlaşılır sözgelimi.
İnsanoğlunun Acımasızlığı
Yazar, romanda arkadaş olan üç köpeğin öyküsünü anlatır. Dişi köpek doğurgan olup adı Betül’dür. Yıkıntı bir evin bahçesinde sekiz yavru doğurur. Ona eşlik eden dostu Nejat, iri kıyım bir köpektir. Yavruların babası da Timuçin’dir. Nejat, iktidarsız olarak tanıtılır. İri kıyım olduğu için diğerleri onun koruması altında yaşamak ister. Betül, su ister Nejat’tan. O da su aramaya çıkar. Daha sonra ona Timuçin de yetişir ve birlikte su ararlar. Duvarlarla çevrilmiş bir inşaat alanına on metre yükseklikten su için atladıklarında sakatlandıkları gibi su da bulamazlar. Yakındaki apartmanlardan iri iki köpeği gören insanlar, onlara taş attıkları gibi belediyeye de haber verirler. Yüklenici Muzaffer Çullukçu da köpekleri görür, tabancayla vurmak ister. Belediye ekipleri gelip iki köpeği de öldürür. Onların havlama seslerini duyan Betül de uluyup yerini belli eder. Bir ustabaşı onu öldürdüğü gibi yavrularını da bulup bahçeye fırlatır.
Olaylar Ankara’da geçer ve yazar, köpekleri sokaklarda dolaştırırken onların iç dünyalarını ve insanoğlunun acımasızlığını da başarıyla yansıtır. Böylece insanın olgunluğa erişmesi gerektiğini vurgular. “İnsan eşref ve kâmil olamamıştır.” Düz Dünyacı olan da bunu bilir. Dünya bir okuldur. İnsanlar dünyaya iyi adam olsun diye gönderilir. Boşlukta kalan bir şey yoktur dünyada. Görünmeyeni görebilmek önemlidir. Yok olan bir şey de görülemez. Varlıklar birbirinden ayrılamaz. Olayların sonunda öldürülmeden önce insanoğlunun iyiliğine inanan Betül de yanıldığını anlar ve insanoğlunun kötü olduğunu savunan Nejat’ın haklı olduğunu anlar. Yazarın vurguladığı gibi: “Kurt, çakal bir, çalı çiçek bir, dal budak bir, ağaç orman bir, orman insan bir, her şey birdir meğer…” (s.200). Yazar görüşlerini ünlülerin sözlerini alıntılayıp pekiştirir ayrıca. Sözgelimi Mevlana’nın şu dizelerini alır: “Daima bizler tanık olmaktayız/ İnsan ejder sanki, açmış bin ağız” (s.213).
Yazar, Sezgin Kaymaz, “Düz Dünyacılar” romanında insanın olgunlaşamadığını, acımasız olduğunu, köpeklere yapılan işkenceyle, “recm” ile anlatır. Köpekleri konuşturarak romanı çekici bir duruma getirir. Alışılmışın dışında bir roman olduğunu belirtmeliyiz.
(*) Düz Dünyacılar-Sezgin Kaymaz, Roman, İletişim, 2023, 228 s.
(Çini Kitap, Bursa, Temmuz-Ağustos 2025)