KISSADAN HİSSE-SIKILDIK

CHP'de kurultay, kurultayın kurultayı, ona açılan dava, buna çıkan bildiri... Vallahi bıktık artık.

Siz de farkında mısınız bilmiyorum ama bu ülkede artık sabah uyanınca “Bugün acaba CHP'de ne oldu?” demek bir tür alışkanlık haline geldi. Bir yanda “Genel Başkan değişsin” diyenler, öbür yanda “Daha yeni seçtik, ne değişmesi?” diyenler... Ortada da her şeyden bihaber gibi görünen ama aslında her şeyin farkında olan biz vatandaşlar.

Ülke yangın yeri. Markete gidiyoruz, peynirin kilosu almış başın gitmiş. Kiralar zaten uçmuştu, nefes almak lüks hale geldi. Gençler işsiz, emekli mutsuz, çalışan yorgun ve bunların üstüne, CHP hâlâ kendi iç tartışmalarıyla meşgul.

Bir kurultay olmuş, üzerinden aylar geçmiş ama hâlâ gündemde. “Kurultay iptal olsun, tüzük bozuldu, dava açıldı, delegeler kandırıldı…” Yahu kardeşim, biz artık şunu görmek istiyoruz: Gerçek muhalefet nerede? Mecliste, sokakta, kürsüde bizim derdimizi konuşan kimse var mı?

Bakın samimi konuşalım. Seçmen artık hamaset değil, çözüm istiyor. Parti içi koltuk savaşlarını değil, geçim derdine derman olacak projeleri duymak istiyor. Ama ne mümkün!

Yoksa biz, içeride çözüm üretmeye değil, sadece pozisyon almaya mı çalışıyoruz? “Kimin adamı, hangi kanatta” meselesiyle halkın gündemi arasında artık dağlar kadar fark var.

Özgür Özel, “Yolumuza bakıyoruz” diyor. Ama diğer yandan sosyal medyada, kulislerde, mahkemelerde kurultay sesleri hiç susmuyor.

Bana sorarsanız, bu kadar tartışmanın sonunda halkın en çok söylediği cümle şu oldu:
“Artık kimin başkan olduğuyla ilgilenmiyoruz, yeter ki işinizi yapın.”

CHP eğer gerçekten iktidar alternatifi olmak istiyorsa önce bu mesajı duymalı. İç hesaplaşmalarla değil, halkın dertlerine kulak vererek siyaset yapmalı. Çünkü vatandaş neyi bekliyor biliyor musunuz?

UMUT….