ZENGİN VE YOKSUL Hakan Türksoy

Emekli öğretmen, araştırmacı yazar Münir Satkın son yazdığı kitabına birkaç gazetecinin Tekirdağ ile ilgili anılarını eklemek istemiş.

Sevgili hocam sağ olsun benimde bir anımı yazmamı isteyince düşünmek için bir hafta, on gün izin istedim.

İyi, kötü o kadar çok anı var ki hangisi işe yarar, hangisi faydalı olur? diye düşünürken sürem doldu.

Halbuki 35 yıldır Tekirdağ'dayım. Özel sektörde geçen uzun yıllardan sonra ticari, siyasi bir sürü anım var.

Birçoğu gözümün önünden film şeridi gibi geçiyor. Fakat Tekirdağ'a ayak basar basmaz birlikte çalışmak zorunda kaldığım aynı ekipten biriyle ilgili anılarımı unutmak mümkün değil.

İlaç sektöründe çalışmak dışarıdan göründüğü gibi şık takım elbiseyle dolaşmakla olmuyor.

Her gün iyinin iyisi olmak zorundasınız. Merkezde yerini hak etmemiş, müdür (şef) fıkrasına uygun tiplerde olunca bu sektörde rekabet çok farklı oluyor, bazen de çirkinleşiyor

Çirkinleşmekte bir yere kadar tabii. Bu sektörde rekabet bilgiyle ve çok çalışmakla olur.

Ama işin içine pusu tarzı olaylar girdiği zaman iş değişir.

En basitinden bir örnek vereyim. Farklı ilaçları tanıttığımız bir diş hekimine benim için "onun ilaçlarını yazma benimkileri yaz" demiş.

Bunu bana söyleyen diş hekiminin kendisi. Üstelik "o adama dikkat et" dedi.

Rahmetli Naim Süleymanoğlu'na cep Herkülü diyorlardı ya. Bu da tıpkı cep Falkonettisi idi(!)

Televizyonun siyah-beyaz olduğu yıllarda izlediğimiz Zengin ve Yoksul dizisindeki kurgu karakter kötülük uzmanı Falkonetti bizde hiç bitmiyor.

Bence guguk kuşu belgeselcisi de başka bir Falkonetti.

Benimki kısa boylu, koca kafalı bir tipti. Koca kafası gerçek Falkonetti'nin kafası gibi hep kötülüğe çalışıyordu. (Bir koca kafalı daha var. Ona da sıra gelecek)

Bu cep Falkonettisi ile daha ne anılarım var bir bilseniz. Senaryosunu yazıp dizi çekseler reyting rekoru kırar.

Fakat bazıları bugünlerde gördüğümüz, duyduğumuz orantısız siyasi rekabete çok benziyor.

Öyle ya da böyle yaşayan benim, etkilenen de benim. Aradan kaç yıl geçti hala unutamıyorum.

Yani bu benim sorunum. Ancak günümüzdeki orantısız siyasi rekabet aklı başında tüm vatandaşlarımızı etkiliyor. Bu hiç iyi bir şey değil.

Not. Hey Cep Falkonetti'si seninle öbür dünyada görüşeceğiz.